2 Kasım 2013 Cumartesi

Gezintiler;

Bi şey,
bi özgürleşiş,
bi müzik,
melodi,
takip etmek,
bi kelebeği takip eder gibi müziğin peşinden koşmak,
coşkunca, keyiflice, mutluca, neşecence, doyumluluk dolu;
-
koşan seyrilen bi müzik notası, tınısı,
baharlayan
bi
ezgi,
ezgi duvar,
ezgi koş,
-
kanat çırpan tınılar,
bedenimin titreşmek istemesi kanat çırpmak gibi,
-
bedenimin boş çuval gibi düşmek istemesi,
bi çizgi film gibi katlanarak, bükülere, bezilerek
ağırlaşarak
ve ama hafifleyerek,
-
yolsuz bi yolda sadece müziği takip ederek, müziğe kulak vererek, ne olduğunu düşünmeden, ne olduğuna aldırmadan oradan oraya giderken gezerken, birden her şeyin unutulmuş bi değişmiş olması gibi bi şeyler;
-
Bi kendininde ne istediğini bilmezlik,
Bi şey olsun bi şeyler olsun ötesilik (te) şaşırmak istemiyorum ama(lık)
-
Doğaçlanmış bi özgürlük
kendiliğinden gelen,
suçlulukları atan, silen, geride bırakmayan
-
Ağırlıklar ve ağrılar,
birden,
geçse değil, kalsa ya da kalmasa ama başkalaşsa,
tını tını tınılansa,
bi şeylere aracı olsa gibi şeyler;
-
masmavi bi çağıldayış,
ruh türküsü,
türkü formunda beste;
-
çırpınan aklım,çırpınan zihnim,
tarayan aklım, tarayan zihnim;
titreşimlikte titreşim tarayış,
başka bi şarkı dinlemek ister gibi,
daha öncekilere benzemesinlik diler gibi,
yeni bir tonlayış arayış;
-
yeni şarkı,
biraz büyü,
biraz aşk,
kırıntılar,
-
kelimelerin ruhundan şarkı yapmak,
anlamların ruhundan sanat dokumak,
-
en estetik hazlar çağlayanı;
-
bilmiyorum bu şarkı nereye;
-
mağara yapsam adını beste koyardım;
-
tınılayış;
-
çok şey yazmak istemeyi saklamak,
-
boşluğa bağıracakken susmak,
bağırmak için birini beklemek;
-
Enerjilenmek, dolmak istemek istemek, bitmeyen ve patlayan enerji gibi bi his gelecek oluyor,
Tam o sırada ruhuma işlemiş bi tembellik ve dur bekleli bi dinlenme isteği
-
Ne yapılacağını bilmiyor gibi hissetmek;
bu en zoru;
ne yapılacağını doğaçlamaktan kaçınmak;
-
Bedeninde olmamak hissi,
Çamaşır gibi onu çıkarıp ona bakmak hissi,
Onun dışından kendine çamaşırsız ve çıplak kalarak bakma hissi; (bedenine değil kendine ama bedenin de çamaşır gibi bakmak gibi)
bunu hissetmek hissi,
Ten sadece giyiliri, (içine enerji girer gibi, enerji kendni bu gerçeklikte o araçlar ifade ederlik hissi dokuyacak bi şeyler olsun gibi)
Çıplaklar kampı bi yer , sonra;
Bedenlerinde olmayanlar, çamaşırlarını çıkarmışlar,
herkes;
birbirine aldırmadan;
-
ruhuma bi şarkı kaçtı,
hiç çıkmıyor tadı oradan
ve daha dinlemedim,
ön sesi,
uzaktan kokusunu almak gibi,
-
Suyun içinde kan kokusu ya da ondan herhangi titreşim ve ezgi ne kadar gidebilir,
Üç kilometreden onu hissedecek duyargaları olan bi balık,
Ruhun gökyüzünde olan her şeyleri (ki aslında gökyüzü heryeryüzü)
Yanına gitmedende hissedebiliyor,
-
Hiçbişey anlatmıyorluktan geliyorum,
buraya;
-
Ne çok konuşasustum;
-
Gerçeklik, her şey başka tarif edilsin,
birden
unuta unuta 
değişe değişe;
-
saklantı

0 yorum:

Yorum Gönder