3 Kasım 2013 Pazar

Özgürlük;

Özgür kelimesinin, anlamının titreşimlerinden yapılmış (soyut-imgesel) bir davul;
Özgür kelimesinin titreşimlerinden yapılmış, sıkıştırılmış sesler, ses bombaları,
Özgür anlamından metalleşmişçesine  yoğunlaşmış, kalıplaşmış soyut bi yüzey;
Düşüncelerle vura vura, zihninde çınlaya çınlaya, içini çınlata çınlata
Her vuruşu özgürlük çağrıştıran, özgürüm diye çalan, özgürüm diye patlayan; yıkan, atan, geçen delici-çarpıcı bi iç ses, iç çağrışım;
Her yeri ve her şeyi iten; patlatan, sarsan;
Delirten, karşı koyan, karşı iten vuruşlar ve sesler;
Delirten patlamalar;
patlayan düşünce;
Çınlak çınlak;

(Zihnimdeki özgürlük imgesine/düşüncesine/soyutuna, düşüncelerle vurarak/dokunarak çıkan sesleri gözlemliyorum, Onu tonluyorum, farkılaştırıyorum; Sesini büyütüyorum; yükseltiyorum;
Zihnim(de) özgürlük çalıyor; 
Zihnimde özgürlük'ü çınlatıyorum

Çınlaya çınlaya
Çınlatan özgürlük)

0 yorum:

Yorum Gönder