13 Kasım 2013 Çarşamba

Gerçek içsel tonlarda yazılmış (etkileşimli) yazımlar arıyorum,

(Dün yazmışım yayınsız kalmış,
asalımda (yayalımda) kurusun)

Yani;
bloglar vs. ya da gibi ama alıntılar ve sözde bilgilerle dolu değil,
Söylemek için söylemekten ziyade kişisel tınılar, kişisel yazımlar;
Özgün, doğaçlanmış, duygular ve düşüncelere kalıplarla bakmayan gibi,
bi düşünce emeği,
Bi tür etkileşimli çoğulluk
Bi kitap etkileşimli değil ve edebiyat ifade kaygısı taşıyor; cansız ve geçmiş;
Aslında neredeyse günlüğünü dökmek gibi bile değil,
Zihnini, kendi içsesini, kendi kendine konuşmanı ve düşünmeni dökmek tadında,
Başka bi şey;
Tabi hiç bir ikincillik, bi başkasının bi diğerin okuduğu/okuyacağı düşünülmeksizin yazılmaz belki ama olabildiğince,olduğunca doğal-doğaçlanmış
Hiç bir ifade ya da edebiyat kaygısı taşımayan; (hiç bir dersem olamaz ama genel olarak)

Gerçek içsel/düşsel/düşünsel tonlarda yazılmış (etkileşimli) yazımlar arıyorum,

Aslında daha çok etkileşim belki;

5 yorum:

kahvetelvesi dedi ki...

Böyle bloglar var mı, bilmiyorum..Ama çok zor..

isiklidusler dedi ki...

Aslında tabi yukarıdaki yorum, ifadeleri değil belki anlatmak istediğim ama okuyorsunuz yani beni okuyorsanız belki az çok biliyorsunuz ya da hissediyorsunuz, Kendime ya da okuyucuya bi şey anlatmak, ders vermek gibi bi tür didaktik kaygım varda sanki bunu başka bi şekilde yapıyorum gibi;
Yani ben yukarıda yazımda ya da yorumda ifadelerim farklı olsada anlıyorum ne demek istediğimi ve hissettiğimi, Bi ayndan bi arayış, bi yandan gerçekliğe ve diğerlerine bi çağrı ve çok şey
Örneğin bi çağda mimarsınız, ya da olmak istiyorsunuz, benden iyi bi mimar varsa ondan öğrenmek isterim, Çağın en iyi mimarından öğrenmek ya da geçmişin en iyi mimarlarını incelemek isterim, Kendisinden öğrenmek ya da eserlerinden öğrenmek
Benden iyi bi düşünücü varsa ondan öğrenmek isterim ya da gözlemelemek isterim, Aslında bu çağrışımda var biraz, en özgün düşünücülere ulaşmak ya da özgün ve farklı titreşim ve tat ve dokulara ulaşmak gibi, anlatamıyorum bunu tamca;
Ama örneğin Mimar Sinan olmak ya da olmayı denemek gibi yüzeyle örnekleyelim, diyelim, denedik ve sıkıldık, Daliyi gördük, duyduk; Aslında gelişmişlik ve kusursuzluk yerine en iyinin özgünlük ve içtenlik ve farklılık olduğunu keşfettik, ya da buna benzer bi çekim duyduk; Yani daha kusursuz ya da mükemmel bi şey yapmaktan, yaratmaktan ve üretmektense daha özgün ve esin açıcı özgünleştirici bakış açısı farklılaştırıcı bi şey üretmenin gerçek iyi ve kusursuzluğa aslında ondan daha yakın olduğunu gördük diyelim bu örnekte;

Ben bi tür düşünsel kusursuzluğu ya da yüksek gerçeklik algısı ya da kavrayışı mükemmelliği gibi bi arayış geliştirdim ve kendimce Sinan oldum bunda ya da sıkıldım, misali mesel, örnek tabi, Dali olmaya karar verdim ve bunu geliştirecek şeyler arıyorum gibi diyelim;

Aslında algımın katı perspektiflerini yıkmak istiyorum tıkandım, takıntılandım ve katı bi (nispeten ve kısmen özgünsüz) gerçeklik algısına takıntılanmaktan bıktım, usandım, Aslında tüm dünya gerçekliğini değiştiremiyor olmamızdan usandım da bakmayın ben böyle söylüyorum;

Zihnimde kelimeler değil duygular ve çağrışımlar var ve analtamıyorum ve aktaramıyorum, Ne kadar yeni ve daha farklı ifadeler denesem de çıkmıyor sanki, İşte tam burada, Aslında basit gibi görünsede dediğim gibi bunu yapanlar var işte, Onları okumak isterim; Günlük hayatını ya da onu bunu anlatıyor olsalar bile ;

Derin, didaktik bi alma ve verme çabasından bıktım; Örneğin bi felsefe kitabı; En fazla yüzde otuzu felsefe olmalı dersem ve gerisi hikaye, iletişim ve etkileşim ve eğlenceli ve neşeli vb. içerik olmal ıdersem belki bu biraz anlatır mı bilmiyorum;

isiklidusler dedi ki...

Aslında şu da var, hiç eser vermemiş Dali ya da hiç bina inşa etmemiş Sinan'ıda düşünelim, Gelip geçmişler, bi çiftçi ya da sadece bi düşünücü ya da farklı bi alanda çalışmışlar, Ya da şu an içimizde iyitp gitmiş bi yaşmadalar, Yine de bu doğaçlanmış özgün potansiyel içimizde değil mi?
hiç eser vermemiş Dali ya da hiç bina inşa etmemiş Sinan'da öğretmendir;
(Burası sistemin çöpçülük ve yıkım biçtiği nice öğretmeni hatırlatmak ya da sistemi eleştirmek için yazılmasığı için oraya girmiyoruz)

bunu şunu anlatmak için yazdım, Yukarıda enerji ve tondan bahsedişimi ya da gündelik hayatını da yazmış olabilir derkeni biraz daha açmak için, Eserden çok potansiyeli arıyorum, Fiziksel görüntüden çok enerjiyi, Bazılarımız çok özgün ve farkında olmaksızın barındırıyor ve hiç kimseye ders verme çabasındada değiller; ki belki yapma arzuları bile yok, öylece duruyor; Buradan en çok onlara seslenmek,ulaşmak ve paydaşmak isterdim, bu duygusallaşan bi arayış ve yazım oldu; burada kesmek istiyorum;

Özgün-doğaç-gerçek potansiyeli çıplak görmek istiyorum; Hiç eseri olmasın ki özgenine değer biçeyim

İmitasyon saçmalıklarınızdan bıktım;

Peki fazla duygusal ve ağır sözler geliyor peki yazmıyorum

isiklidusler dedi ki...

Dokunan ah işitiyor, dokunmayın;
Kendimden öte kimseye değil, sitemim ve sözüm ki üstteki yazım hala oradan kaldırmadıysam anlatıyor, sanırım; Her neyse ben bunu anladım gibi yaptım;

kahvetelvesi dedi ki...

Demek istediğini anlar gibi oldum ..en azından... Aradığınızı bulmak için çok dolaşmak gerekiyor belki..Bildiğim ve emin olduğum tek şey, sizin aradığınız, istediğiniz gibi şeyler yazmak düşünsel olarak çok istense de pratiğe dökmek zor. Otokontrol devreye giriyor..Başkaları ne düşünür, ne der endişesi çelme takıyor cümlelere... Bunlara takılmayıp gayet doğal davrananlar vardır. Ama nerde ?? Bilmiyorum..

Yorum Gönder