12 Kasım 2013 Salı

Ne kattı, ne değişti, (Okumalar, Gerçeklik Değişimi ve Alternatif Gerçeklik/ler Fikri)

( Silinir mi silinmez mi kaldırılır mı kaldırılmazmı, geliştirilir mi geliştirilmez mi bilinmez post, taslak olsun dursun yinede)

Ne kattı, ne değişti, bu soru belirdi aklımda,
bugünlerde, mistisizm, gelecek ve gerçeklik değişimi fikri ile Ra Ple ve kasyopya kanallarını okumuş olmak ne kattı ne değiştirdi, bugünlerde bi değişim varsa ve yaşanıyorsa (ya da ve hatta yaşanmıyorsa bile) (zihninde) ne değişti gibi bi soru içimde belirdi ve kendimi kendi kendime yanıtlarken buldum ve yazmak doğdu

Yeme içme olmayan bi alternatif gerçeklik ya da gelecek düşünebiliyorum,
bu bile başlı başına bi şeydir, Tek başına ve başlı başına bi veridir, Çünkü neredeyse hepimiz hayal kurmaya başlasak sucuk yetişen ağaçlar düşlüyoruz, bu saçmalık; Ve mucize arayan bi zihin için maddi görüntüde oluşabilecek sözde mucizeler ve olağanüstülükler yanında sıfır kalır bunlar ötesinde mucizedir (benim için)

içinde seks ve cinsiyetlilik olmayan hatta sahip olma olmayan bi alternatif gerçeklik düşünebiliyorum, ve bunun gibi bi çok şeyler
Bu da başlı başına bi şeydir, Zihnin ne kadar küçük özgürsüzlükleri var, Ve ne bu ifadeyi ne de yukarıdaki ifadeyi açmaya bile gerek yok çünkü açık; Zihnin ne kadar küçük özgürsüzlükleri var, altını çiziyorum Zihnin ne kadar küçük özgürsüzlükleri var,

sonsuz alternatif gerçeklik olasılığı/olabilirliğine ve hatta olduğuna/olacağına, bunun ötesinde tasarlanabilirliğine ve deneyimlenebilirliğine olan inacım arttı, yükseldi, gelişti, değişti ve değişiyor, yükseliyor, canlanıyor;büyüyor, büyüyorda büyüyor,
Daha ne olsun; Neredeyse hiç sonsuz gerçeklik olmasa bile benim için olmuş tadında ve denginde bi düşünüş zenginliği ve doyum tadı bırakmışlıktan ötürü bile bu düşünceyle buluşmuş olmaya şükran duymak,

Gerçekliğin-alternatif gerçekliğin canlı olması
Gerçekliğin canlı oluşlu bi tür tek zaman algısı gibi, duygu duyuşla içiçe eşzamanlı oluş algısı gibi bi algı, Yani düşüncenii duygunun canlı gerçeklik olması tadı gibi bi şeyler;

Geleceği, bi teknoloji yumağı ya da göksel felaketler olmadan, robotlar vs. uzaylı istilaları olmadan bu dünya da hatta dünyadan ve bu gerçeklikten öte tutarak her hangi bi yerde ve zamanda dünya da düşünebiliyorum;

Bi barış uygarlığı ya da mutluluk dünyası ya da her ne olursa olsun tertemiz imgeleyebiliyorum, besberrak

Gerçek ne fikriyle daha az ilgileniyorum, Yani tüm bunlar gerçek mi olacak mı, ne olacaktan ziyade, böyle düşünmek güzel ya da nasıl olsun olmalı fikri daha cazip ve bu görüş yükseliyor;


gökyüzüne neresi olsuğu belli olmayan bi yere bi boşluğa bi tanrı/tanrı imgesi koymadan, kendimden ayrışık bi yaratıcı ve tasarlayıcı düşlemeden düşünebiliyorum;

Fiziksel evrim gibi fikirle heba edilmemiş dünya zamanım var, Elimde ve cebimde duruyor, Neden fiziksellik evriliyorda bilinç evrilmiyor, fizikelliğin evrilebildiği bi tasarım tasarlanmış olamaz mı? Bilinç bi evren yaratacak tasarlayacak kadar evrilmiş/evrimleşmiş olamaz mı gibi bi mantıksal tutarlı bi çok soruyu sormadan dahi katı inanç çemberleriyle bu dünyadan göçüp gitmeyeceğim; Fizikselliğin evrimli ya da evrimsizce biçimlenmiş ya da tasarlanmış olabileceğini bu soruyu sormanın bile yersiz olduğunu görüyorum çünkü beden ya da fiziksel bizi ifade etmiyor, Sonsuz evrilebilen, gelişebilen, öğrenebilen, aşkınlanabilen bilinç fikrini zihinimde çağrıştırıyorum,
Bu fikri ve görüşü bulamamış olduğum bi hayat, bu dünya da, kabus olmalı; ben buna mutluluk diyorum, en anım en korkunç, en yıkıcı olsun ,en acı olsun yinede bu bu mutluluk, gerçek mutluluk, hiç bi mutluluk duygusal durum bunun ruhumda ve bilincimde uyandırdığı yankıyı tarif edemez, Ben buna mutluluk diyorum;

Tüm varlıkla (birlik içinde) bütün ve özdeşik, aynışık, paydaş ve bütünleş olduğuma inanıyorum, zaman zama nyüksekçe duyumsuyorum gibi, (sürmesede)

Bi evren yaratabileceğim(iz) fikrine inanıyorum;
bugün değilse bile bi gün ama tırnak içinde bi gün , ama aslında innamıyorum dışarıdaki evrene bakarak zaten yaratmış olduğumuz görüyorum ve bu açık, apaçık;  Sadece bunun körlüğünü bile duyumsamak bi şok

Tıpkı bi bina yapar gibi bi gerçek/gerçeklik tasarlayıp gidip deneyimlenebileceğine inanıyorum güveniyorum daha ne olsun
bir mimar bir bina tasarladğında malzemenin, enerjinin, gerçekliğin tüm koşumlarını bilmez ama yinede oluşmuş bilimsel-düşüsel-akılsa temeli ve kendi gözlemini ve hayal gücüne de kullanarak inşa eder, evet çökebilirde; Tıpkı bunun gibi daha yüksek öğrenişli bi zihin bi zihinsel evrimli hayatta Tüm oluşmuşluğun tüm bilgi ve yetisine henüz sahip olmaksızında tıpkı bina yapmak-yaratmak rahatlığında ve kolaylığında belki de bi evren yaratılabileceğine inanıyorum, Nedne denirse çünkü gerçekik bunu çağrıştıroyor, Gerçekil kaynasal ve doğal yapı temel mantıksal, akılsalisezgisel,düşsel çağrışımlar ve bileşimler bunu çağrıştırıyor ve gösteriyor; Bi evreni gözümüzde büyütüyoruz, Evren tasrlayabilecek bütünlükte bi zeka için sıradan bi oyuncak kadar basit ve imgesel olabilir, sonsuz oyuncak gibi sonsuz evren olabilir, Dünya deneyimi acılı,sarsıntlı olabilir, Yitik ve bitmeyen bi zaman algısı içinde bi akış ve önce sonra beklentisi oluşturmuş olabilir bizde ama, Tüm bu algılar ve perspektifler, yıkılı pay da değiştirilip gerçekliğe bakılabilir; Zekanın tüm bu yapıdan da öğrendikleri ve öğrenecekleri vardır ki tasrlanmıştır;

Düşüncem çiçek açtı,

Ama gerçeklik orada duruyor ve her içine girdiğinde/boğulduğunda aynı derecede acı verici ve karmaşık ve karmaşa dolu ve tüm bunlar bu olanlar devam ediyor, Hatta her şey dah karmaşık ve bazen hatta sıklıkla daha acı verici

(Aslında bu yazımda doğan his yeme içme olmayan bi alternatif gerçeklik düşünebilmenin bile başlı başına bi özgürlük ve şükran doğurucu vb. hissi üzerine doğdu ve gelişti yani taslaklanırsa kendime not, en azından bu kalabilir bi şekilde)

0 yorum:

Yorum Gönder