26 Haziran 2012 Salı

Mavi/Mor Evrenin Mavi/Mor Güneşi


BU İÇERİK BLOG GİRİŞİNDE BELİRTİLEN TASLAK KARMA DÖNÜŞ YAZIMDIR
http://isiklidusler.blogspot.com/2012/11/acklk-ve-durustluk-seyir-defteri.html



Bilebileceklerim kendim kadarsa, öğrenebileceklerim kendim kadardır. Kendimden kendim kadar öğrenme yolculuğumda; kendimide sınırlamamışsam ve sonlamamışsam ve tanımlamamışsam, sonsuza kadar keşfedeceğim ve tanımlayamayacağım bir kendim beni bekliyor. Belki de işte bu nedenle yaratıcı da tanımlanamaz. Ve belki de koşullanamaz sınırlanamaz ve değillenemezde belki aynı zamanda.

Mavi/Mor Evrenin Mavi/Mor Güneşi

Düşündüğümüz her şey var ve gerçek oluyorsa ve zamanda yoksa, mor evren ve mor güneşin hiç bitmeyen ışığı ve neşesi gerçektir ve vardır.

Mor güneşin ışığı bitmez.
Mor güneşin ışığı karşılıksızdır.
Mor güneş ışığını kendinden ve sonsuz ve sınırsızdır
Mor güneş ışığını ve neşesini ve müziğini tüm evrenlere ulaştırır.
Mavi/Mor güneş evreninin merkezindedir. O çekirdeğidir, özüdür.

Sınırlarını gezip tanımlamak değil, tanımsız ve sınırsız olmak ister.
İşte bu nedenle mor evrende, tanımlanamaz, sınırlanamaz ve sonlanamaz ve  aslında değillemeli ifadelerle değillenemez. Yani aslında hem tanımlanabilir hem tanımlanamaz, hem sınırlanabilir hem sınırlanamaz,vb. Bilmediğim mavi mor evreni sözcüklerle ve dille ancak bu kadar anlatılabiliyorum. Bana yeni bir algı yeni bir boyut ve yeni bir dil gerekiyor anlatabilmem için. Ve aslında aynı zamanda da anlayabilmem için.

Sonsuzluk içinde bir ışık bulursun sonra dışına ışığı yansıtacak bir prizma aynalama yaparsın o ışık sonsuz yayılacaktır. Üretmesine gerek kalmayacaktır. Çünkü ışık vardır. Sonra ışığı odaklayacak başka prizmalar ve aynalar bulursun, bu prizmalar ve  aynalar merkezlerinde ışığı odaklayacaktır. Işık her yerdeyse onlarında ışığı aramasına gerek kalmayacağı gibi odaklamak için özel çabasına da gerek kalmaycaktır. Işığı deneyimlemek isteyen kendine odaklayıcı ve ayna olacak ve varlık alanına var olacaktır. Işığın farkındalığını bulduğunda ve varlık alanına çıktığında aslında yaratıcının kendisi ve tamamı olacaktır. Ya da işte tam bu nokta da yanılıyorum ama ışık birse bu konu derince düşünülmeli. Ve belkide bu da dördüncü boyut.

Işığın her yöne gittiğinde kendine döndüğü bir geometrik biçim var mı?
Işık kendi yolunda doğrusal kendine giderken kendine dönüşle daire ama doğrusallıkla kendine dönüyor. bu biçim nasıl tanımlanabilir.  Ya da hiç gitmiyor ışık sadece var gibi. Belki bunu kavramaya çalışmakta dördüncü boyut.

Mor evren ve mor güneşin hiç bitmeyen ışığı ve neşesi, müziği gerçektir ve vardır.

Eksik algılarla düşündüğümüz yaratım ve evren modelleri. Keşif, biliş, ilham, isteğinize ve duyumsamanıza her zaman katkı yapacaktır. İsteyin alacaksınız. Evet her gün bir öncekinden daha yüksek bir biliş ve kavrayış edinebilirsiniz eğer bir anda mucizeler ve abra kadabra beklemiyorsanız. Sanırım değişim bir sihirli değnekle bir anda seni senken başka bir şeye çeviren bir şey değilde, görebileceğin ve anlayabileceğin bir hızda başka bir şeye dönüşmeni ya da aslında öz yolculuğunu gözlemlediğin olağanüstü bir süreç. Aslolanda bu. Her şeyin farkında olarak, öğrenerek, bilerek ve anlayarak yolculuk yapmak. Bilincin yaratımda ve kendinde geri gezinmesi. Varlık alanına çıkıp madde olup farkındalık kazandıktan sonra kendinin daha yüksek keşfini istemesi.

Mor evren düşünülmüşse bir ölçüde gerçektir ve vardır ancak sanırım 6. yogunlukta birleşke bir logosla birlikte düşünülmediği için, bizim gördüğümüz ve tanımladığımız gibi evren değildir muhtemelen.  3. belki dördüncü yoğunlukta ama yine de belki 5 ya da 6. seviye yansımalarıyla düşünüldüğü için paralel bir geçeklikte belkide bu gerçeklikte bir üst yoğunluk enerji yansıması vb. yaratmış olabilir. Ama belki de yine de vardır. Bunun ne olduğunu ne anlama geldiğini de bilmiyorum tabi. Bir evren yaratmaya çalışıyorda değilim. Düşüncemde bilinçle bir yolculuk yapmaya çalışıyorum. Bu yolculukta ki amacım da şu. 3. seviye zihni kavrayışı ve algısı ile oluşun ya da bir evrenin nasıl yaratılmış ve şekillenmiş olabileceği, üst yoğunluğun ve enerjilerin burada nasıl duyumlanabileceği kavrayışı. 4. yoğunluğu nasıl duyumsayabileceğim. Ki 4. yoğunluğu yaratanda 3 boyut algısının yetersiz olması bu durumda ama bu durumda yaratım lineer/doğrusal bir zaman yapısında geçmişte olmalı demeliyim. Yani geleceği yaratan geçmişin evrimi demeliyim. Bu değilse bile bilinçte bu yoğunluk algısını bariyerini ve katmanını yaratan bu kavrama isteği olmalı ya da başka bir açılımla daha yüksek bir kavrayış ve duyumsama noktası 4. boyut.

Ama aslında mor evreni düşünürken Logos kendini bir evren olarak deneyimlemek istemişte olabilir. İşte şu anda bu evren bizim algımızla gelecekte varlık alanına çıkıyor ve çıkacakta olabilir, ve ya olmayabilir de. Hatta ben farkında ve bilincinde olmaksızın tüm bu düşlem birlikte bir logosla da yapılıyor da olabilir. Ya da sadece bir şekilde bunu, bir evrenin oluşunun bilişi ve algısını diğer bilinçlerimden sınırlıda olsa 3. seviye algımla öğrenme isteğimle edinmişte olabilirim.


Umarın dualitesiz ve kutupsuz ama bir o kadar zevkli ve öğrenmeli mor evreni hep birlikte tasarlarız ve yaratırız. Ya da benzeri bir şeyi. Kavramların ötesinde kavramlar, yaratımların ötesinde yaratımlar ararız ve buluruz.

Sonsuzsunuz ve bitmeyeceksiniz. Sonsuz hata yapabilirsiniz ve öğrenebilirsiniz. Sonsuz hata yapabilirsiniz ve bitmeyeceksiniz.

(Ek* Bu metnide çokça kısıntıladık, sözsüz)

0 yorum:

Yorum Gönder