13 Ocak 2014 Pazartesi

Boşluk evi

Düşünce dünyası/evreni/yüzeyi, İdea Dünyası Evreni- Deneyişler

boşlukta, Bir düşünce yumağı, titreşimi,
oluştu o;
bakıyor, bakınıyor etrafa;
onunla oynamayı bekleyen düşünce, düşünce tutamacı; onunla oyun oynayacak, deneyecek onu, esnetecek, uzatacak, yayacak, açacak, bakacak ona, deneyecek onu, onun renklerine ve müziğine bakacak; başka düşünce yumakları, demetleri ve yüzeyleri ile uyumuna, onlarla nasıl uyumlaşacağına bakacak;

boşluk ve zeminsiz bi yüzeyde dağılmış ve saçılmış düşünce yumakları, parçaları ve parçacıkları;
boşlukta bir düşünce topu/odağı, tıpkı kartopu gibi,
boşlukta yuvarlanan düşünce diğer tüm düşünceleri tutuyor ve büyük düşünce topları yapıyor;
kardanadam gibi düşünceden adam yapılmaz ki düşüncede;
düşünce toparlanmış olur mu ama böyle; bütün düşünceler birbirine karışır o toparlakta, o yumakta;

düşünce demetleri,/yumakları yüzeyleştirilmeli, genleştirilmeli, esnetilmeli, şeffaflaştırılmalı, geçirgenleştirilmeli, arkası görülürleştirilmeli, ayrıştırılmalı, saçılmalı boşluğa ve bakılmalı onlara; Onlara uzun uzun bakılmalı;
renklerine, izlerine, müziklerine, imgelerine, herşeylerine bakılmalı; Onlar ayrış ayrış ;yüzey yüzey, burku burku, renk renk, saçışmadan, birbirine geçişmeden yüzmeli boşlukta;

Bir DÜşünce Evi;
Bir düşünce evim olsa, evrenim/dünyam, ideam olsa; onun bi kütpühane gibi olmasını ister miydim? onun kütüphane gibi olmasını mı isterdim?
Bilmiyorum, ama sıkıcı olmamalı, bi kütüphane gibi kasvet ve ağırlık hissi uyandırmamalı, İmgesi ve anlamı bi kütüphane gibi bilgi ve anlam doluluk olmalı ama şekil olarak bilinen bi kütüphane gibi olmamalı;

Boşluk evi boşlukta yapılır; o evi silersen yeri boş kalır;

Zihin anlamlı bi evdir;  Ve o evin içinde düşünceler doludur; orada konfor arıyorsan orayı konforlu yap,

O ev küçük değildir büyüktür, Dışı küçük içi büyüktür onun onun; onun içine oyuncak kentler-evler, büyük oyunlama parkları-öğrenme düşlemgeçleri, her şey sığar, O evde kendimi bulamam sanma; odaları yoktur onun, Bİ düşte/ bi düş yatağında yatar, başka bi düş yatağında uyanırsın; Ya da uçar yatağın sen uyurken; Uyku bir sığınmaçtır; Uykuda zihnine, olan biten isınıflamak, arşivlemek için yer ve zaman açarsın ve ayırırsın; Uyku bir boşluk ve aradır;

Uyandığımda maviliklerden yapma bir deniz; açık seçik;
Gökyüzünde bir deniz; Düzlemsel bir deniz, Bir aynaya girer gibi denize girmek; Yoğunluğun birden değişmesi, akışkanlığın birden değişmesi; denizde yüzen pişmanlıklar; denize atılmış çöpler gibi; ellerine alıp bakıyorsun onları ve sıkıyorsun; mavi olup kaybolup uçuyorlar mavide;

0 yorum:

Yorum Gönder