15 Ekim 2015 Perşembe

benim yüreğimi kim durdurabilir?

10 yorum:

adenizcardak dedi ki...

Neden dursun ki yüreğin?
Yüreğin durursa Aşk'a varamazsın :(

isiklidusler dedi ki...

aşk'a varmak nedir?

adenizcardak dedi ki...

Kaynağına özüne geldiğin yere varmak...

isiklidusler dedi ki...

kaynağın özü ve geldiğin yer neresidir?
başka bir yer mi? giderek mi varılır? bura neredir?

adenizcardak dedi ki...

<3 aman Allah'ım, aman ya Rabbim <3

isiklidusler dedi ki...

rab? şu yeri yıkan mı? -sorularla problemiminiz mi vaR?

iletişim tavrımızı vurgulamak için sorumuzu-sorularımızı tekrarlayacağız

kaynağın özü ve geldiğin yer neresidir?
başka bir yer mi? giderek mi varılır? bura neredir?

isiklidusler dedi ki...

bu kaynakla hiç iletişim kurmamış gibisiniz ve bizi magazin kültürüyle karıştırmışsınız ve başka şeyler yazıp yazmamakta? kaldıklarım

yorumlarımızı tekrar okuyabilirsniz-kaldırılıp silinmiş ya da taslaklanmış yedeği alınmış-silinmemiş yorumlarımızı tekrar iletebiliriz
parmendies maharaj gibi alıntıları -bizi- tırnak içinde "bizi" temsil tetiğini düşünüp alıntıladığımızı açıkça -açıkça olamsa da -"açık" belirttiğimiz sanırıyoruz, bu iletişim tavrında belli dinamiklerii tekralardığımızı ve bi yere vardığımızı sanıyorz-sanıyorduk yani
başlangıç kaynağımızda iletişim başı bu kaynakları ve kavramları -kuramları vurguladık ve tekrar

bölünemez tek kaynak heryer ve her yer de nokta;

bizimle konuşuyorsunuz-bizimle konuşuyorsanız?

hiç iletişim kurmamışız ve hiç bir yere?

başkalarıyla konuştuğum sanısıyla konuşamam-hayalinizde kurduğunuz bir sanının
geçmiş zaman hattının
kişinin ve kimliğin kişisi olamam yani

bu yorumlarınıza ve benzer yorumlarınzıa geçmişte bunalr ısunduk-hatta bu alıntıları bu iletişimler için derledik çoğu zaman ve paylaştık-açılım için-

kafanıza doldurduğunuz yeni çağ zırvalarıyla yazışamam-direnemem
bunlar sizi ileri götürmez geri götürür-bi yere götürmez

alıntılarımız bunlar-kaynağımız;

isiklidusler dedi ki...


Kaynağın başlangıcı bulunamaz,

Ama Öz Varlık benim! Siz beni ayrı gibi hayal ediyorsunuz, sorunuz da bundan kaynaklanıyor. Benim öz varlığım ve onun öz varlığı yoktur; Öz vardır, her şeyin tek Öz'ü. İsimlerin ve şekillerin, zihinlerin ve bedenlerin çeşitliliği sizi yanılt tığından, çok say ıda öz varlık imgeliyorsunuz. Biz her ikimiz Öz'üz, fakat siz pek kani olmuş (inanmış) görünmüyorsunuz. Bu kişisel öz varlık ve evrensel öz varlık konuşmalarıöğrencilik aşamasıdır; öteye varın, dualite içinde sıkışıp kalmayın.

her şeyin kaynağı, Sonsuz Olanak, En Yüce Gerçek'tir ki O sizin içinizdedir ve O gücünü, ışığını ve sevgisini her deneyimin üstüne gönderir. Fakat bu kaynak bir ne den değildir ve hiçbir neden de kaynak değildir.

n küçük bir şeyin varlığı için bile tüm evren katkıda bulunur; evren olduğu gibi olmadıkça hiçbir şey olduğu gibi olamazdı. Her şeyin kaynağı ve toprağı her şeyin tek nedeni olduğuna göre, nedensellikten evrensel bir yasa olarak söz etmek yanlıştır.

Kaynağı bilmek, kaynak olmak demektir.


Bilincin kaynağı bilinç içindeki bir nesne olamaz. Kaynağı bilmek, kaynak olmak demektir.

Bütün bölünme ve ayrılıklar hayal ürünüdür.

http://isiklidusler.blogspot.com.tr/2014/08/maharaj-bem-oyum-mutlak-varlk.html
http://isiklidusler.blogspot.com.tr/2012/08/maharaj-ben-o-yum.html

-siz bizimle hiç iletişim kurmamış gibisiniz?-


Tüm olan eksiksiz olduğu için, tüm yerlerde belirlenimlerinde kendisi gibidir."


ve burada daha çok, orada daha az olmak üzere,
Onun aynıya ulaşmasını engelleyecek bir yokluk yoktur;

Varlık ayırılabilir değildir, çünkü bütünüyle kendisi gibidir. Hiçbir yerde daha çok değildir, çünkü yoksa bir arada durmayacaktır, ne de daha azdır, çünkü herşey Varlık doludur. Herşey (Evren) tek bir birleşik bütündür, çünkü Varlık Varlık ile birliğe akar. Değişmezdir ve güvenle kendi içinde dingindir. Zorunluğun gücü onu sınırın bağları içersinde tutar. Bu yüzden eksik olduğu söylenemez, çünkü eksiksizdir, oysa yokluk herşeyden yoksundur."


http://isiklidusler.blogspot.com.tr/2014/07/parmenides.html


Gerçek varlık hem bir hem de bölünemezdir. Birlik ve Bölünemezlik birlikte olmalıdırlar.

http://isiklidusler.blogspot.com.tr/2014/07/cokluk-birlerin-bir-coklugu-olmas.html

“Kımıldamadığı, başlamadığı, doğmadığı ve göçmediği için aynı şey olarak, aynı şey içinde kalarak, kendi kendine yatar.”

http://isiklidusler.blogspot.com.tr/2014/07/baslamama.html

isiklidusler dedi ki...

en azınsan bunu okumanızı önereceğiz- bu sayfayı-
(belki daha önce de paylaştık-emin deiliz)

http://www.baskalarinahizmet.com/topic.asp?TOPIC_ID=1538



12 Aralık 1995

S: (L) Carlos Castaneda “Kartal’ın yayılımları”ndan bahsediyor, kanımca Kartal varlığı, tüm yoğunlukların içinden aşağıya doğru yayılan Baş Yaratıcı. Ve “görebilen” Nagual da, Kartal’ ı büyük, siyah ve beyaz bir nesne olarak görüyor.
.....
Onlar kaynağı mı görüyorlar, yoksa farklı bir yoğunluktaki bir şeyi mi görüyorlar?
C: Kaynak mı ? Böyle bir şey yok.

S: (L) Yani Baş Yaratıcı diye bir şeyin olmadığını, varoluşumuzun bir orijini ya da kaynağı olmadığını mı kastediyorsunuz ?
C: Baş Yaratıcı sensin.

S: (L) Ama bu çok ezoterik… Şeyden bahsediyordum…
C: Konu şu ki: Farkındalığını, çok uzun zaman önce varoluşunuzu hapsetmek için ekilmiş olan monoteist felsefelerle doldurmaya son ver. Öğrendiğin bunca şeyden sonra bir kaynağın, bir liderin, bir temelin, bir denetmenin vs olmadığını hala göremiyor musun? Sen, farkındalık profilin içerisinde, tam olarak tüm yaratılışın içerisinde var olan tüm güce sahipsin!! Kesinlikle tüm var olan, var olmuş ya da var olacaklara sahipsin, bilincinin içerisinde. Tek yapman gereken onu nasıl kullanacağını öğrenmek ve bu olduğunda sen harfi harfine, tüm olmakta olan, olmuş olanlar ve olacak olanlar olacaksın!!!!!!!!

-------

Varoluşun özündeki, merkezindeki mutlak birlikten kısmen ayrılıp bireyselleşen bilinçler, kalpten ayrılan kanın tekrar kalbe dönmesi gibi o özle tekrar bütünleşmek, birleşmek istiyor. Bir çiceğin yüzünü güneşe/ışığa dönmesi gibi ruhlar da kendi "kaynakları" olan varoluşun özüyle tekrar birleşmeye yönelik büyük bir özlem duyuyor. Ama işte, burada "kaynak" derken, kaynaktan ayrılmış olan varlık "mutlak" şekilde ayrılmış veya kopmuş değil. O kaynaktan ayrılmak, ondan tamamen kopmak anlamına gelmiyor. Bir dalganın denizden yükselip tekrar denize düşmesi gibi. Yani ikisi "aynı şey". Ama dinlerin klasik yorumları yaratan ile yaratanı birbirinden çok feci şekilde ayırıyor / koparıyor kendi söylemlerinde ve sanki bu yaklaşım Tanrı'nın / Varlığın kendi yaklaşımıymış gibi bir betimlemede bulunuyorlar. Yani sanki Tanrı bize "Sizi ben yarattım, size istediğimi yaparım, haddinizi bilin, fena yaparım sizi. Dediklerimi yaparsanız büyük ödüller vericem size" gibi birşey söylüyormuş gibi bir "algı operasyonu" yapılıyor. Bu bir yalan. KH varlıklarının amaçlarına, yani köleleştirme projelerine hizmet eden bir yalan. Dalga nasıl denizle aslında aynı şeyse, biz de Tanrı'yla, yani Varlıkla aynı şeyiz.

Ama burada şu ayrımın da yapılması gerekiyor. Bizler her ne kadar Varlığın en mutlak yeriyle, merkeziyle, yani 7. yoğunlukla kesintisiz bir bağlantı halinde olsak da, aynı zamanda "nispi" bir ayrışmışlığımız var.

---

adenizcardak dedi ki...

https://m.youtube.com/watch?t=4m&v=GHPys820zHs&feature=youtu.be

yeter ki arı ol sen...

Yorum Gönder