Düşünce açısı nedir?
Uçurtma uçar ben seyrederim,
Uçan ben tutan uçurtma olsun ya da
uçurtma beni tutsun uçmasın diye
(Buradan çıkan sonuç bi şeyleri uçurabilmek keyiflidir hatta sen onla birlikte uçmasan bile ve elinden uçmasın diye elinden tutuyorken ve o buna rağmen uçuyorken)
Sesten yapılmış bi denizde yine ses olarak yüzmek istiyorum
İnancımdan büktüğüm aynalar yollarıma ışık olsun;
ışık=gerçeği gösteren ayna
Uçan
ben tutan uçurtma olsun ya da en güzeli şu uçurtmanın benim gibi
duyguları olsun, uçurtma canlı olsun özgür olsun ve adıda uçuş (kuş)
olsun
kuş=uçuş
Uçurtmayı vurmasınlar (benim için ikili eşzamanlılık, yaklaşık bir ya da iki hafta önce ile)
eşzamanlılık=mucize
Söz sanat olsa anlam için eksiktir; (eski kalıbımız)
bunun için açılım
(Söz
anlamın içine doldurulduğu ya da içinde süzüldüğü bi kaptır, Anlam
yoğun ve dolgundur, Duygularda böyle, söz bi kevgir gibi zihinle ona
daldırılır ya da bi bakış gözle onun içine dalar bi şeyler tutar yakalar
ama bu yeter gelmez, yan isözler esığdırmay ıdenersin duygu düşünüş ve hissedişini ama sığmaz aslolan duyumsamaktır ama dışarıdan kanıt sunarcasına aktarmak ve paylaşmak istediğinde sözünü de genişletmelisin
Bütün mesele budur, yazmak çizmek egodur ya da değildir bunu tartışmıyorum,
Başka bi açılımda anlam üzerinde örneğin
misroskopla inceleme ya da kimyasal analiz yaptığın bi şey gibidir,
Biraz görür ve algılarsın
(Örneğin bu bölüm neden
yazıldı, anlamın hep yoğun, hep büyük engin olduğunu ve sözün onu
anlatmaya yetmeyeceğini düşünüyoruz ve imgeliyoruz ki öyle değilse bile biz kendi düşümüzde ve imgemizde sözümüze büyüme ve genişleme alanı tanıyoruz, yani sözü eksik ve yetersiz görüyoruz da aynı zamanda tanımlıyoruz da ki büyütelim de, Ama yine de anlam bizi miçin biçimsizdir ve sonsuzdur, Ve sonuç olarak bu güzel ya da edebi bi metin olmayabilir ama bi gün farklı bi şiir olacak, her şey içinde her şey birbirien benziyor,
benzemeyen bi şey yapmalıyım ve bunun için anlam diye bi şey var ya da
yok ben zihnimde bi anlam soyutu atadım ve onu sonsuz tanımladım, öyle değilse bile ben yaptım oldu; Bir soyutun varlığı ya da yokluğu tartışılamaz, vardır ya da yoktur vardır ve yoktur o sadece zihin için bi
tanımdır, bazen terazi bazen kaldıraçtır ve soyutlar işlevseldir ve
işlevselleştirilebilir, Somut gereçler somutta nasıl işlev görüyorsa
soyut gereçler (kavramlar) soyutta öyle işlev görür,
İşlevselleştirilebilir ve geliştirilebilirler, Üzerine düşünmek yeniden
tanımlama yeniden biçimlemek ve anlamlarını genişletmek onları
işlevselleştirir)
Algıdaki tüm perspektifler kırılabilir, genişletilebilir ve yenileriyle değiştirilebilir,
Soyutlarla da somutlarla oyun oynar gibi oyun oynanabilir, öğrenilebilir,
Algı biçimsiz (belkide aslında biçimini bilmediğimiz) bi anlam (herşey) denizindeki görüşümüz (perspektifimiz) olsun (oyun bu ya)
(Denizin içindek içindeki için deniz biçimsizdir, onun biçime ya da içindeki için biçiminin düşünülmesine ihtiyaç yoktur)
0 yorum:
Yorum Gönder